Home | Logo Tasarim | Siteyi degerlendir | Paylasim | Dagtabakli Köyü Üyeligi

Yerel Kiyafetler

Kadin Giysileri

Yöremizde ve köyümüzdeki kadınların giysileri çok canlı renklerden ve desenlerden olu- şur. Fazlaca gösterişli olan bu giysiler, yaz ve kış aylarında hatta tarımla ugraşırken, bostanda, tarlada, bağ - bahçede bile terkedilmez istisnasız giyilirdi. Giyim tarzı, kumaş desenleri kullanılan giysi türleri ve renkleri açısından tamamen Türkmen-Yörük Türkleri'nin geleneksel giyimine benzemektedir. 1977 yılından sonra bu tür giyim şekli yaygın olarak terk edilmiş olsa da, bir süre daha sadece düğün gibi özel günlerde giyilmiştir.

Yazma: Kadınların başlarına örttüğü ince bezden beşörtüsüdür, üstü desenli olup ekseri sarı ve yeşil renklerdedir.

Cember: Kalın kumaştan dokunmuş ekseri sarı renkte desenli kadın başörtüsüdür.

Çökü: Alt kısmı biraz geniş olup üste tarafa doğru hafifçe daralan kırmızı veya mor renkte fese benzer yüksekliği gırepden daha küçük kadın başlığıdır. Ekseri ileri yaşta kadınların giyerler. Çökünün üstüne gelen başörtüsü boğaz altından bağlanır.

Gırep: Kırmızı veya yeşil renkte fese benzer fakat fesden ve çöküden daha büyük olup ön kısmı pullarla süslenmiş kadın başlağıdır. Alt kısmı geniş, üst tarafa gittikçe daralır. Gelinler, gelin olarak geldikten sonra ve genç kızlar giyerler. Başörtüsü çene altından alınıp yukarıda gırepin tepesinde bağlanır.

Üçetek: Çehizlik olup, düğünlere giderken giyilen bir elbisedir. Gögüs üstü ve kolları nakış desenli ve islemeli olur. Üçeteğin alt etek kısmı üç parçadan oluşup yereler kadar uzanır. Üç eteğin ikisi yanlara kıvrılır ve bele tutturulur, üçüncü parça ise arkadan aşağı doğru sallanır. Eteğin arka parçasına "arka sibik", öndeki iki parçasına ise " ön sibik" denir. Bu elbiseler ekseri kırmızı, yeşil veya sarı ve çok parlak gözalıcı renklerden ve çizgili desenlerde olur. Kolları uzun ve nakışlı olup ellerin üzerine kadar gelir. Üçeteğin içerisine beyaz gömlek giyilir. Ayrıca üçetekler köylerde gelinlik olarakta kullanılır.

Fisdan: Basmadan bol olarak dikilen, çok çeşitli renk ve desenlerde olan boydan kadın elbisesidir. Ekseri yakasız olup önden yarım düğmelidir.

Göynek:
Kadınların atlet olarak içlerine giydikleri beyaz bezden dikilmiş iç çamaşırıdır. V yakalı ve uzun kollu olup uzunluğu dizkapaklara kadar iner.

Paça: Basmadan dikilen çeşitli renklerde, desenli ve bol bir kadın alt giysisidir. Paçanın paça kısmı ip ile büzülerek kasılır. Bel kısmına ise lastikli veya ukçur takılır. Paçalar yazın astarsız, kışın ise astarlı giyilir.

Eteklik: Kadınların boyundan iple astıkları yere kadar uzanan önlüktür. Ince çubuk desenli veya çiçek motifli olan eteklikler, çok çeşitli renklerde olup etrafları fırfırlıdır. Etekliğin üst kısmına göğüslük denir.

Kayışbağı: 4-5 cm genişliğinde koyun yününden dokunmuş ikibuçuk metreye varan uzunlukta, uçlarında Tuğ denen büyükçe püskülleri olan kemere denir. Kırmızı, sarı, yeşil renkte iplerden dokunan kayışbağı hem kuşağı tutması hem de süs olmas için iki kat olarak bele donalnır. Arkadan bağlanan kayışbağının tuğlaları aşağı doğru uzunca sarkıtılır.

Acemşalı Kuşağı: Çok çeşitli parlak renkte pamuk ipliklerinden dokunur. Kuşak kumaşı üçgen şeklinde ikiye katlanır. Iki üçgen parçanın büyük üçgen olan kısmı alta, küçük üçgen olan kısmı ise üste gelecek şekilde bele bağlanır. Üçgen bölümün uçlarında uzunca püskülleri vardır. Dikilen iplerle bele bağlanır.

Tiftik Kuşağı: Keçi kılından yani keçi tiftiğinden dokunur. Ekseri sarı renktedir. Etrafındaki püskülleri çok uzundur. Üçgen şeklinde bükülere bele bağlanır.

Işlik:
Fistan üstüne giyilen uzun kollu, yakalı, önden düğmeli, boyu kalça üzerine kadar inen bayan ceketidir. Üzeri ve kollanrı çok desenli ve renkli olurlar. Kol kısmı iki parçadan olur. Üçeteğin üstüne düğünlere giderken giyilir.

Çorap:
Koyun yünü çırkıklarda eğrilerek ip haline getirilir. Iki kat iplik bir arada bükülür. Elde edilen ip 5 şişle çorap olarak elde örülür. Bazı çorapların ipleri Boyabat'tan alınan çeşitli parlak renklerle boyanarak örülür. Çoraplara çeşitli desenler verilir, beyaz ve renkli olurlar. kalın olduğu için oldukça sıcak tutar.

Nasdik: (Karalastik): Siyah renkte lastikten tek parça imal edilmiş basit bir ayakkabıdır. Hafif topuklu, bağsız, içi astarlı veya astarsızdır. Kış aylarında, ormanda, tarlada, bayırlarda giyilir. Rahat ve elastik bir yapıya sahiptir ve oldukça dayanıklıdır. Ayrıca yaz aylarında, naylondan tek parça olarak imal edilmiş çeşitli renklerde, bağsız, astarsız ve topuklu basit naylon ayakkabılarda giyilir. Bunlar Boyabat’dan tedarik edilir.

Kadinlarda Giyiym Sekli

Kadınlar başlarına gırep, çökü, taç giyerler, üzerine ise parlak renkli cember veya yazma örterler. Başörtüler çene altından alınıp baş üstünde bağlanır. Içlerine beyaz bezden gömlek giyerler. Kolları uzun, yakasız olup uzunluğu diz kapağına kadar gelir. Üstüne basmadan bol olarak dikilmiş renkli ve desenli fisdanlar giyilir. Veya herzaman olmasada fisdan yerine üçetek elbise giyilir. Gögüs üstü nakışlı ve islemeli olan üçeteğin ikisi yanlara kıvrılır ve bele tutturulur, üçüncü parça ise arkadan aşağı doğru sallanır. Bu elbiseler ekseri kırmızı, yeşil veya sarı renkli parlak desenlerden uzun kollu olur. Altına renkli basma kumaşdan bol olarak dikilen beli lastikli, paçaları kaslı (büzmeli) "Paça" giyilir. Elbisenin önüne boyundan renkli önlükler takılır ve belden bağlanır. Acemşalı Kuşağı üçgen şeklinde bele sarılır, kuşağın püskülleri ve üçğen olan bölümü bel üzerinden aşağıya sarkıtılır. Ayaklara koyun yününden elde örülmüş veya kürtlerden alınmış beyaz, renkli, nakışlı yün çoraplar giyilir. Ayaklarda ise lastik ayakkabılar olur.

BAYRAM VE DÜĞÜNLERDE KADIN GİYSİLERİ:

Bayramda kadınlar başlarına fes şeklinde önü süslü, pullu Gırep giyerler üstüne sinekli Cember veya Yazma örterler. (Genç kızlar gırep takmazdı) Kırmızı, yeşil ve sarı renklerin ağırlıkta olduğu üçetek elbise, üstüne ise işlik denen bir yelek giyilir. Işlik'ler bol desenli ve parlak renkli olur, kolları el üzsrine kadar gelir. Kırmızı veya yeşil renkli üçgen şeklinde katlanmış püsküllü Acemşalı Kuşağı bele sarılıp arkaya salınır. Elbise altına parlak renkli, bol desenli kaslı paça giyilir. Ayağa elde dokunmuş beyaz, renkli ve desenli çoraplar, ayakkabı olarak lastik giyilir. Kısaca yöremizdeki giysiler, giyim şekli tamamen Yörük Türk giysileriyle aynıdır.

Erkek Giysileri

Kasket: (Şapka): Ekseri siyah ve gri renkte olan şapkalar, güneşten korunma amaçlı olarak uzun yıllar köylüler tarafından giyilmiş Atatürk'ün şapka devriminin etkisi ile köylüler şapkasız sokağa dahi çıkmamışlar, bu adetten uzun yıllar vazgeçememişlerdir.

Vala Pantolon:
Koyun ve keçi yününün kirman veya çıkrıkta eğrilmesi ile elde edilen iplik, işlik tezgahında iki parça olark dokunur. Bu şekilde elde edilen kumaşa vala denir. Dokunan kumaşın yumuşaması, sıklaşması, iplikler arası boşlukların kapanması ve tüylerinin dökülmesi için üzeri sürtek denen bir tarak ile uzun süre sürtülür. Sıcak su kazanında yapılan bu işlemde vala, dişler üzerinde birkaç kişi tararfından ileri gelir sürtülmeye devam edilir, suyu eksildikçe üzerine su konur. Bu işleme "vala sürtmesi" denir. Elde edilen iki parça vala kumaş terzide pantolon olarak dikilir. Kalın olduğu için çok sıcak tutan vala pantolon, özellikle kış aylarında bütün köylü tarafından giyilir. Çok sağlam olur adeta hiç eskimezler, ekseri ihtiyarlar giyerler.

Vala Ceket: Koyun ve keçi yünlerinin kirman veya çıkrıkta eğrilmesi ile elde edilen iplik işlikte dokunur. Dokunan kumaşın yumuşaması, sıklaşması ve tüylerinin dökülmesi için üzeri bir tarakla uzun süre sürtek ile sürtülür. Sıcak su kazanında yapılan bu işleme "vala sürtmesi" denir. Vala kumaş terzide ceket olarak dikilir, iki yanında birer cebi vardır, iki üç düğme ile önleri iliklenir, buna aba’da denir. Kalın olduğu için çok sıcak tutar, sağlam olur, ekseri ihtiyarlar giyerler. “Valanın yünleri ensemizi daladı“ diye bazan yakınırlardı.

Zıpka Don:
Özellikle davulcuların ve bazı köylülerin giydiği zıpka don, üst tarafı bol, baldır ve bacaklara, paçalara indikçe oldukça daralıp düğmeli olan bir çeşit erkek pantolonudur. Zıpka, bele uçkurla bağlanır. Ağı arkaya doğru geniş ve oldukça bol olur. İki adet cebi olan zıpkanın altına akbeden iç donu giyilir.

Çarık:
İnek, öküz, dana veya kömüş derisi bir ayak büyüklüğünde dikdörtgen şeklinde kesilir. Uç kısmı dikilir, derinin sağ ve sol kenarları ucu sivri bir çubukla belirli aralıklarla delinir. Sırım denen derinin inceltilmesi ile yapılmış ip uzunluğuna bu deliklerden geçirilerek deri ayak boyunca gerdirilir, ayak arkasından bağlanır. Böylece ilkel bir ayakkabı elde edilmiş olur. Çarık birkaç gün giyilmezse kuruyup sertleşir. Yumuşaması için suyun içinde bekletilir ve tekrar giyilir. Köylünün ayakkabı alacak maddi imkanlarının olmadığı zamanlar çarık sıkça giyilmiştir. Anadolu insanına özgü bir ayakkabı türüdür.

Çorap: Koyun yünü çırkıklarda eğrilerek ip haline getirilir. İki iplik bir arada bükülür. İki katlı bu ip ile çorabın alt kısmı 2. üst kısmı ise 5 şişle örülür. Ekseri beyaz renkli olur, kalın olduğu için oldukça sıcak tutar.

Karalastik (Nasdik): Boyabat'tan alınan siyah renkte lastikten tek parça basit bir ayakkabıdır. Hafif topuklu, içi astarlı, astarsız ve bağsızdır. Ekseri kış aylarında, ormanda, tarlada, bayırlarda giyilir. Rahat giyimli ve elastik bir yapıya sahiptir. Yoğun ve ağır lastik kokar. Oldukça dayanıklıdır.

Göynek: Erkeklerin atlet olarak içlerine giydikleri beyaz bezden dikilmiş iç çamaşırıdır. “V“ yakalı, uzun kollu ve bolca olup boyu bel hizasındadır.

İç Don: Beyaz bezden dikilen erkek iç çamaşırıdır. Bel kısmı uçkur ile tutturulurarak hafifçe sıktırılıp donun belden aşağıya düşmesi önlenir. Ayak paçalarına bağ dikilir, bu bağ ile don ayak bileğine bağlanır.

Erkeklerde Giyim Sekli

Yoksulluktan ötürü köy erkekleri zor şartlarda ancak kendilerini sıcak ve soğuktan koruyacak şekilde örtünmüşlerdir. Erkekler başlarında kasket, üstlerinde ceket veya vala ceket, altına miltan ve içine göynek giyerlerdi. Ayakta pantolon, vala pantolon veya zıpka don, içine iç don giyerlerdi. Ayaklarında elde örme yün çorap, karalastik veya çarık olurdu. Kimi zaman eskiyen yerler yamanır, mütemadiyen aynı giysiler giyilir, bazen de giysiler akşamdan yıkanıp sabah kuruyunca tekrar giyilirdi.

Yerel Örgü Örnekleri